Pek tatlı bir nezaket cümlemiz vardır. Birisinin yanında bir başkasını övüyorsanız, “Senden iyi olmasın!” dersiniz!

Sadık Şanlı kardeşimin o incelik dolu anlatısını okuduğumdan beri bu iltifata itiraz ediyorum: 
“…kapının zili çaldı. Karşımda uzun zamandır görmediğim bir dostum. Selamlaşıp, kucaklaştık. Çay eşliğinde uzun bir sohbet için salona geçtik.

Nasıl geçtiğini anlayamadığımız üç koca saatin ardından misafirim ‘Geç oldu, bana müsaade’ diyerek noktayı koydu ve kalktı. Ona eşlik ettim. Sokağın başına vardığımızda ‘Şimdi ayrılık vakti. Ben gidiyorum, ta ki benden hayırlısı gelsin inşallah’ diyerek elini uzattı. Kucaklaşırken, dostumun ettiği duaya alışkanlıkla ‘amin’ dedim.

Eve dönerken, arkadaşımın veda sözleri takıldı aklıma. Düşündüm, düşündükçe ürperdim. Bu bir dua idi. İlk kez duyduğum yaman bir dua. Gayri ihtiyari birkaç kez tekrarladım. Sıcacık duygularla doldum. Bir şey tarafından kuşatılmıştım. Bütün benliğimi dolduran güzel bir şey.

Ertesi gün ilk işim arkadaşımı telefonla aramak oldu. Nedir, nereden duydun diye sordum. Bu özlü duadan çok etkilendiğimi anlayan dostum, ‘Hz. İsa Aleyhisselam’ın, Peygamber Efendimizin (asm) geleceğini müjdelediği sözmüş bu’ dedi. Ne güzel dua imiş! ‘Tuttum bu duayı’ dedim. Güldü ve ‘o halde hiç bırakma.’ 
Ben gidiyorum, ta ki benden hayırlısı gelsin inşallah.”

İsâ’ya (as) ve O’nun müjdelediği En İyi’ye (asm) hürmeten: Kalktığım koltuğa benden iyisi otursun. Sustuğum anda benden iyisi konuşmaya başlasın. Olmadığım odaları benden iyiler doldursun. Yetişemediğim yerlere benden iyiler yetişsin….

“Senden iyi olmasın!” diyen dostlarımın bu duasına, İsa Aleyhisselâmın duasına “amin” deme hatırına “amin” diyemeyeceğimi söylüyorum. Şaka yollu, “Bana beddua ediyorsun galiba!” diyorum. “Ya benden iyiler olmasa, ne ederim ben bu dünyada? Kim beni şaştığımda uyaracak? Kim beni hüzne düştüğümde teselli edecek ki…

Sonra peygamberlerin kavimleriyle yaşadıkları imtihanları hatırlıyorum. O toplulukta o peygamberden iyisi yoktu!  Ama nasıl acılar çekti?  Ne dayanılmaz sıkıntılara göğüs gerdi? 
“Benden iyi(ler) olsun elbette.. Bende peygamber yalnızlığına sabredecek iyilik yok ki!”

Yazıyı Paylaş

Senai Demirci

Samsun’da, 11 Kasım 1963’te doğdu. Uzun bir süre genç olarak yaşadı. Gençliğinin ilk kısmı zor sorulara cevap aramakla geçti. Sonra zor cevapların sorularını sormayı öğrendi. Kolay cevapları sevmedi. Ayakkabıcı çırağı olarak çalıştı. Çokça ayakkabı parlattı. Dağlarda inek çobanlığı yaptı.

4 Yorum

  1. Pınar 18 Temmuz 2020 at 11.05 - Yanıtla

    Arkadaşa bu yazıyı gönderdim sabah sabah o da aynı duayı bana etti. Hüzünlendim biraz

  2. ESRA Efetürk 2 Mart 2021 at 07.36 - Yanıtla

    Elhamdülillah 🤲🏻 bir duâ daha öğrendim. Sizi okudukça, bilmediğimi daha çok biliyorum. 🤔

  3. Fatma 9 Şubat 2022 at 00.55 - Yanıtla

    Tuttum bu duayı, bırakmaya gönlüm yok😏

Bir yorum bırak

Mail Listesine Katıl

YENİ BULUŞMALARDAN VE YENİ YAZILARDAN HABERDAR OLUN

İstenmeyen posta göndermiyoruz!

Sizin için seçtiğimiz yazılar