Frank Hayes’in Kur’ân Mealcilerine Hatırlattığı
Hayır, Frank Hayes bir Kur’ân meali yazmadı. Dünyada sadece 22 yıl yaşadı. 0901’de doğmuş, 1923’te dünyaya son kez bakmıştı. İrlanda doğumlu bir at eğitmeni ve seyisti. Asıl mesleği jokeylik olmamakla birlikte, kısa ömrünün son gününde, [...]
Dopamin, Serotonin ve Tekasür Suresi
Tekasür Suresi'nin ilk ayeti acı verici bir teşhis yapar: "Çoğaltma hırsı oyalamakta sizi..." Ayetin "oyalamak" için kullandığı kelime "l-h-v" kökünden gelir; "meşgul olmak"tan farklı bir anlam taşır. "Çoğaltma tutkusu meşgul ediyor seni" demez; çünkü "l-h-v" [...]
“Borçluluk bilinci”
“Dini yalanlayanı görmüyor musun?” Mâûn Suresi’nin bu sarsıcı sorusu, aynaya bakmamızı ister bizden. Aynaya bakabilmemiz için ise bu sorunun anahtar kelimesi olan '"din"i kültürel bağlamından sıyırmamız gerekiyor. Soru "din"i yalanlayan, yok sayan "dinsizler" diye bildiğimiz [...]
“Sonsuz şimdi”nin kurucusu: Zülkarneyn
Zülkarneyn Kıssası, insanın geçmişle ve gelecekle ilişkisini aynalar. Ki "Zülkarneyn" "iki zamanlı" ya da "iki devirli" anlamına gelir. Her bir insan geçmişi ve geleceği şimdi yaşayarak var olur. Geçmişteki kayıpları yüzünden hüzünler yaşar, gelecekteki kesin [...]
Anstandsstück
Kutuda kalan son çikolata. Tabaktaki son köfte. Paylaşıla paylaşıla azalan ama son anda paylaşımın akışını kesen parça. Herkes bilir ki bunu alırsa diğerleri mahrum kalacak. Herkesi yoksun bırakmaya kimsenin gönlü el vermez ve ortada kalır [...]
Stetoskop Kullanma Mecburiyetinin Gizli Güzelliği
Resimde gördüğünüz cihaz 'stetoskop'tur. Littmann'a teşekkür ederiz ki, biz hekimlerin ayrıcalıklı konumunu-kimselerin bilmediği şeyleri bildiğimizi, kimselerin duyamadığı sesleri duyabildiğimizi-onurlu imzasıyla taçlandırıyor. Çok iyi hatırlıyorum, üniversitenin ilk yıllarında, nihayet, şahane bir stetoskop alıp boynuma doladığımda, eşsiz [...]
Hasretle beklendiğini bilmeyenlere
Çölde devesini kaybetmiş olan bir adamın hesabını yapalım bugün. Çölden uzakta, şehrin elini uzatsan istediğini alabileceğin caddelerinde yürürken bu sorunun gerçek cevabını vermek hayli zor görünüyor. Versek de matematiksel bir cevap olur bu. Çöldeki adamdan [...]
Gerçek seni özgür kılar.
Evlerimiz varsa, yıkılabilir. Huzurumuzun sütunları devrilebilir. Umutlarımızın çatısı çökebilir. Özlemlerimizin tül perdeleri yırtılabilir. Mutluluğumuza açılan kapılar kapanabilir. Sevdiklerimiz varsa, gidebilirler ve gidebiliriz. Yolumuzu ayrılıklar kesebilir. Kalbimizden kan çekilebilir. Göğsümüzde aşk sönebilir. Paramız varsa, tükenebilir. Eksilebilir [...]
İnsan, düşen ve düşünendir.
İnsan, düşüşleri olduğu için insandır; yanılgıları sayesinde insandır; şüphe ettiği için insandır; isyan ettiği için insandır. İnsan düşüp kalkarak yürüyebilir ancak. Yanılıp düzelterek adam olmayı seçer. Şüphe edip sorarak kendini gerçekleştirir. İsyanından dönerek "Âdem"liğe niyetlenir. [...]
Kader Üzerine Sorular #2
Önceki gün bir dostum, 12 yaşındaki kızının sorusuna cevap veremediğini söyledi bana. Soru şu: "Madem Allah başından beri ne yapacağımızı biliyor, cennetlik olanları da cehenneme gidecekleri de görüyor, bizi niye gönderdi dünyaya. Baştan karar verip [...]
Orucun Başlattığı 10 Farkındalık
Yorgunluk Toplumu kitabında, Byung-Chul Han içselleştirilmiş rekabet kültürü nedeniyle insanların kendilerini tükettiği bir sona doğru itildiğine dikkat çeker. “Herkes kendi kürek mahkumluğunu sırtında taşıyor” der. Byung-Culh Han’ın dikkat çektiği bu tükeniş Tekasür Suresi’nin gündemidir. Sürekli [...]
Aptallaş[tır]manın Anatomisi
Almanya, İkinci Dünya Savaşı sırasında tarihinin en karanlık döneminden geçiyordu. Masum insanların dükkanları taşlanıyor, kadınlar ve çocuklar zalimce sokak ortasında aşağılanıyordu vb. Genç teolog Dietrich Bonhoeffer bu toplu zulme itiraz etti. Ne var ki kendisini hapiste buldu. Hapisteyken bu konu [...]
Carl G. Jung’un işaret ettiği yerde başlıyor ‘İslam’.
Almanya’da soğuk bir akşam, bir imam arkadaşla ile sohbet ediyoruz. Avrupa’da Müslüman olmanın zorluklarını anlatıyor. Türk kahvelerimizi yudumlarken, Avrupalıların “Müslüman kimliklerini asimile etmeye çalıştıkları”ndan söz etti. Konu, Türkiye’de hutbelerde okunan bir ayetin Almanya’da hutbelerde okunmasının yasaklanmasıydı. Garip ki, yasaklandığını söylediği ayet, Hristiyanların da ana figürü Meryem’in ailesinin [...]
‘NEGATİF’LERLE SOSYAL MESAFENİ KORU!
Psikolojik çalışmalar sayıları azımsanmayacak bir çok insanı “negatif kişilik” olarak tanımlıyor. Yanındakilere hayatı çekilmez hale getiren ‘negatif’lerin şimdilik 5 özelliğini biliyoruz. Başkasına olduğu kadar kendisine de olumsuz bir hayat yaşatan negatiflere umarım bu paylaşım yardımcı olur. Pozitifleri de negatife çevirebilecek bu kişilerle sosyal mesafeyi korumak [...]
Ele geçirmek mi, ele geçirilmek mi?
Eşya ile ilişkimizi yenilersek ancak, yeni bir toplum inşa edebiliriz. Krizlerimizin hepsi ilişki kaynaklıdır; eşya kaynaklı değil. Sorun, sahip olduklarımızın çokluğu ya da azlığı değildir. Sahip olduklarımızla/olmak istediklerimizle az mı, çok mu oyalandığımızdır. Cüneyd-i Bağdadî, [...]
Hata Defteri nedir?
Psikolojik olarak çocukluğunu hiç hatasız ve eksiksiz yaşayan insanların, yetişkinliklerinde psikolojik esneklik dediğimiz hayat modülüne erişemedikleri bilinmektedir. “Hata Defteri” uygulaması, eğitimin her seviyesindeki çocuklara, insanı hatalı da olabileceği, hatasını kınanma korkusu olmaksızın paylaşabileceği, hatalarının çok [...]
Mevlana’dan Öz-Şefkat Dersi
Mevlana'nın anlattığı bir hikayede bir ustanın şaşı bir çırağı vardır. Çırak bir olanı iki görür. Usta çırağından ne zaman su isterse, çırak her defasında sorar: "Hangi testiden istersin usta?" Usta, her ne kadar, "oğlum orada [...]
Taş: Sessizliğe Sarılı Çığlık
“[S]ert ve hissiz o koca taşlar o lâtif sulara, o nazik köklere, o ipek gibi damarlara o derece mukavemetsiz ve kasavetsizdir. Güya bir âşık gibi, o lâtif ve güzellerin temasıyla kalbini parçalıyor, yollarında toprak oluyor.” [...]
Güzel kime derler?
Türkçede ‘güzel’ kelimesinin kökünde “göz” ve “el vermek” kelimeleri saklı diye biliyorum. “Göze el veren”e kısaca “göz-el” denirmiş. Yani, önce “göz” vardır, sonra “güzel” var olur. Güzel, güzel gören gözün umduğudur; güzel görmek isteyen gözün [...]
Kendi miracına hoş geldin!
Bu makalede biraz zorlu ama tatlı bir yolculuk bekliyor bizi. Peygamberimizin miracına eşlik etmeye çalışacağız. Miracın sadece istisnai bir göksel yükseliş değil, zamanın özünü damıtan bir farkındalık olduğunu anlama yolunu açacağız. Rivayetler bize, döndüğünde yatağının [...]
Göğsünüzde bir kalbiniz var mı?
Celaleddin Rumi'nin anlattığı bir hikayede, bir padişahın akıl noksanı, avanak bir oğlu vardır. Ancak padişah, ülkenin bütün alimlerini toplar ve oğlunu yetiştirmelerini ister. Alimler bunun mümkün olmadığını söyleseler de padişah ısrar eder. Sonunda biri-korku belası-teklifi [...]
Kahveye krema koymak ya da koymamak: işte bütün mesele bu.
BU MAKALEDE anlatacaklarıma sizi hazırlamak için şu tatlı fıkrayı okumanızı isterim: Adamın biri bir gün bir kafeteryaya girer ve garsondan bir kahve ister. “Kremasız olsun!” diye de tembihler. Bir süre sonra garson gelir ve biraz [...]
“Deizm mi? O da ne?”
Şöyle diyor dostum gazeteci Kemal Öztürk: “…Bilim insanlarımızın neredeyse tamamı, gençler arasında deizm, ateizm gibi akımların olmadığı konusunda ittifak ettiler. Kelâmcıların, felsefecilerin ve ilahiyatçıların genelde yaptığı budur. Mevcut durum, daha önceki verilere, kalıplara uymuyorsa, yok [...]
Allah’tan Allahlık çalmak…
Kültürümüzde "din görevlileri” var; şükür, ruhban sınıfı yok. Kişilikleri kutsallaştırılmış, görüşleri dokunulmaz kılınmış 'ruhâni liderler" yok. İlkesel olarak böyle ama uygulamada öyle mi, emin değilim. Bununla birlikte, din görevlisi diye bilinen çoğu devlet memuru halkın [...]