Fotoğrafta “görünmeyen”in hikâyesi
1970'lı yıllar... İstanbul Boğaz'ında bebek arabalı bir gezinti. [...]
By Senai Demirci|2020-08-28T09:33:37+03:0028 Ağustos 2020|makaleler|
1970'lı yıllar... İstanbul Boğaz'ında bebek arabalı bir gezinti. [...]
By Senai Demirci|2020-08-27T14:03:26+03:0027 Ağustos 2020|makaleler|
Brezilyalı çocuk yazarı Vasconcelos’un o güzel eserinin başlığına oldum olası gıpta ederim: “Güneşi Uyandıralım!” Demek istiyor ki yazar; güneş seni uyandırmasın, sen güneşten önce uyan, sen güneşi uyandır. Güneşin doğuş anı, göklerde olup bitenlerin senin için, evet senin için olduğunu görebileceğin en çarpıcı olaydır. Milyarlarca yıldızdan biri sana özel olarak döndürülüyor. Belli ki hepsi senin için yıldızların!
By Senai Demirci|2020-08-23T04:40:24+03:0023 Ağustos 2020|makaleler|
Ben bir arka kapak yazısıyım. Yazarımın en keyifli yazısı. “Kelimelerin ardı sıra kelebeklerin ardınca koştuğum gibi koştum” diyen bir yazar benimkisi. Şimdi beni yazarken fark etti ki, bu kitabın içinde bir “arka kapak yazısı” başlığı yok. Vakit geç oldu. Beni kitabın içine alamaz ama burada, arka kapakta tutabilir. Yazarımı yormak istemedim. “Zahmet etme!” dedim, “yerimden memnunum.”
By Senai Demirci|2021-08-28T21:35:14+03:0011 Ağustos 2020|makaleler|
İnsanın değişimi acıdan geçiyor. Gerçek şu ki, acısız bir yolu [...]
By Senai Demirci|2020-08-14T16:56:54+03:0010 Ağustos 2020|makaleler|
Benim “günah çıkarma ritüeli” olarak adlandırdığım durumu, Demirci’nin çok daha geniş anlamlar içeren “din pornografisi” olarak kavramsallaştırması medyada maruz kaldığımız birçok vakayı tanımlıyor. Ben “günah çıkarma ritüeli”ni gündüz kuşağı programlarında seyircilerin tele vaizlere sordukları mahrem sorularla bir nevi günahlarını açık ederek sağladıkları rahatlığa gönderme yapmak için kullanıyorum. Fakat “din pornografisi” bunu da içine alacak şekilde “mahrem olanın deşifre edildiği” tüm durumları kapsıyor.
By Senai Demirci|2021-09-29T07:20:41+03:0028 Temmuz 2020|psikoloji|
Anemon çiçeğinin yazgısına benzer insanın hali. Anemon gündüzleri güneşe kanar, hesapsızca açar yapraklarını. Doyasıya alır ısıyı ışığı rengi. Diğer çiçeklerin ihtiyatlı açılışını anlamaz; sanki ayıplar onları. Derken akşam olur, karanlık çöker, hava soğur. Diğer çiçekler azıcık açtıkları yapraklarını hızla kapatıp soğuktan korunurken, anemon kapatmaya fırsat bulamadığı yapraklarıyla kala kalır. Üşür. İncinir.
By Senai Demirci|2020-10-30T02:29:11+03:0023 Temmuz 2020|makaleler, psikoloji|
Fotoğraflar niye heyecan verir insana? Neden özenle seçilir pozlar? Niçin [...]
By Senai Demirci|2020-10-30T02:31:06+03:0022 Temmuz 2020|psikoloji|
“Kendisinden başka hiç kimseyi düşünmüyor!” "Asla beni anlamadı!” “Öyle titiz [...]
By Senai Demirci|2020-10-30T02:35:47+03:0020 Temmuz 2020|makaleler|
#Fatsa’da #KaderPastanesi’nde çalışıyorum ara sıra. Külaha dondurma koymayı öğrendim. Her [...]
By Senai Demirci|2020-10-30T02:45:54+03:0020 Temmuz 2020|tuhaf kelimeler dükkanı|
Almanca. Herkesi, en yakın dostlarını bile uzaklaştırmak için ortaya çıkan [...]