1. Porno, mahrem olanın ifşasıdır. Görünmeyenin gösteriye dönüştürülmesidir. Gizli olanın sergilenmesidir. Bu eylem sadece cinsel alanda değil, bir çok alanda da heyecan uyandırır. Her insanın bilincinin diplerinde bir yerde bekleyen “anahtar deliğinden bakma” dürtüsünü tahrik eder. Ne var ki, cinsellik pornografik eylemin en baskın ve neredeyse biricik uygulama alanı olarak bilinir.
  2. Cinsellik, iki insan arasındaki en yakın en doğrudan etkileşimdir. Çiftlerin birbirinden saklayacakları bir şeyleri yoktur; birbirlerinden saklanmayı gerektirecek bir ayıplama beklentisi de yoktur. Karşılıklı güvenin sağladığı bir açılımdır. Cinsellik, bu çerçevede değerlendirilince, sadece bedensel değildir. Duygusal ve ruhsal bir beraberlik, içten ve yakın bir paylaşımdır. Çiftlerin kaygısız, korkusuz, hüzünsüz birbirlerinde erimesidir.
  3. Porno, öncelikle çıplaklığı görünür hale getirerek, cinselliğin sadece bir parçası olan ‘mekanik ilişki’yi cinselliğin hepsi diye göstererek, cinselliği insanî olmaktan uzaklaştırır. Cinselliğin duygusal, ruhsal boyutlarını yok sayar. Cinselliği, yakınlığı besleyen, içtenliğin doğurduğu duygusal etkileşimlerden arındırır. Cinselliği bir perfornans oyununa dönüştürür. Erkek ve dişinin bir tür yenme/yenişme alanı olarak tanımlar. Duygulardan ayıklanmış bir etkileşim alanında, orgazm ve doyumu sığlaştırır, yavanlaştırır.
  4. Cinselliği duygusal ve ruhsal boyutlardan soyutlayarak sunan ve çoğaltan porno ürünleri, cinselliği herkeste her yerde aynı mekanik detaya indirger. Cinsellik kişiye özel olmaktan çıkar. Porno tablosunda herkes cinselliği “herhangi biri” olarak yaşar. Bu da kadının ve erkeğin birbirini değersizleştirmesi anlamına gelir. Kadının ve erkeğin birbirini değersizleştirmesi ise kadınlığın ve erkekliğin değersizliğine, cinselliğin değersizliğine doğru önlenemez bir düşüşü başlatır.
  5. Pornografik bir ürün cinsel enerjiyi soğurur, sömürür, tüketir. Cinselliğin biçimini, sonucunu mekanikleştirir. Cinselliğin sakladığı enerjiyi hemen boşaltır. Porno üreticileri işaret dili kullanmaz; erişilmez olanı erişilir yapar, hayal edileni somutlaştırır. Bu da beynimizde ‘haz ve mutluluk’ için ayrılan dopamini yüksek oranda salgılatır. Peşin bir mutluluk sağlar. Ne var ki, dopaminin yüksek oranda salgılanmasının bedeli vardır.
  6. Dopamin beyinde yüksek oranda salgılandıkça, dopaminin etkisine aracılık eden reseptörler de azalır. Reseptörler azaldıkça, ilk baştaki dopamin etkisini yeniden yaşamak için giderek daha çok dozda dopamine ihtiyaç duyulur. Dopamin dozunun yükseldikçe, beyin dopamine sağırlaşır, duyarsızlaşır. Bu kısır döngü, bağımlılık dediğimiz süreci başlatır. Giderek artan dozda uyarana ihtiyaç duyar porno seyircisi. Bağımlılık, bağımlı olunandan alınan hazzı giderek azaltırken, bağımlı olunana ihtiyacı da giderek yükseltir. Cinselliği harcayarak var olan porno, cinselliği harcatır; anlamsız ve zevksiz hale getirir.
  7. Araştırmalar yalnızlık duygusu ve porno bağımlılığı arasında karşılıklı bir bağlantıya işaret ediyor. Yalnızlık duygusundan kaçınmak isteyen erkekler ve daha az oranda kadın, duygusal yakınlık ihtiyacını birilerinin mahrem yaşamına şahit olarak gidermek ister. Yalnızlığın doğurduğu duygusal açlığı doyurayım derken duygusuz ve ruhsuz bir et duvarına çarpar. Kendini yeniden yalnız hisseder. Yalnızlık ve pornoyu, porno yalnızlığı doğurur.
  8. Porno seyircisi, internetin yüzde 70 hacmini oluşturan ve ana finans kaynağını sağlayan porno sektörüne seyirci olmakla kalmaz. Seyreden olarak, yeni içerik üretimlerini teşvik eder. “Bu çok güzel! İyi yapmışsınız! Onaylıyorum. Devam edin!” der tercihleriyle. Sonuç olarak, ağır pişmanlık ve intiharları doğuran, şiddet ve saldırganlığı barındıran, cinsel sapkınlığı ve derin depresyonları besleyen porno sektörünün gizli suçlarına ortak olur.

Yazıyı Paylaş

Senai Demirci

Samsun’da, 11 Kasım 1963’te doğdu. Uzun bir süre genç olarak yaşadı. Gençliğinin ilk kısmı zor sorulara cevap aramakla geçti. Sonra zor cevapların sorularını sormayı öğrendi. Kolay cevapları sevmedi. Ayakkabıcı çırağı olarak çalıştı. Çokça ayakkabı parlattı. Dağlarda inek çobanlığı yaptı.

Bir yorum bırak

Mail Listesine Katıl

YENİ BULUŞMALARDAN VE YENİ YAZILARDAN HABERDAR OLUN

İstenmeyen posta göndermiyoruz!

Sizin için seçtiğimiz yazılar